AHİD'ten aile eğitimi semineri

AHİD

Aile Hayatını İyileştirme Derneği tarafından ailelere yönelik, ‘0-6 yaş çocuk gelişimi ve aile eğitimi' konulu seminer verildi.

Saime Sultan Meslekî Ve Teknik Anadolu Lisesi`nde düzenlenen seminerde,konuşan Özel Eğitim Uzmanı Ayhan Altınsoy, “Anne, baba ve ailenin diğer bireylerinin çocukla olan etkileşimi, çocuğun ileride nasıl bir birey olacağını etkilemektedir. Ailede; anne babanın çocukla nasıl iletişim kurduğu, istendik davranışları nasıl kazandırdığı, çocuğun aile içinde bir birey olarak kabul edilip edilmediği, sevginin nasıl ifade edildiği, eğitimde kullandığı disiplin yöntemleri anne baba tutumunun nasıl olduğunu belirler” dedi.

AŞIRI KORUYUCU VE KAYGILI ANNE-BABA TUTUMU

Aşırı koruyucu ve kaygılı anne-baba tutumu ile ilgili konuşan Altunsoy, “Bu tutumda; anne-baba çocuğun her davranışına müdahale eder, sürekli çocuğa yaşından daha küçükmüş gibi muamele edilir. Aile aşırı koruyucu ve vericidir. Çocuğun kendini tanımasını ve yapabileceklerini fark etmesini engelleyen bir anne-baba tutumudur. Çocuğun bireyselleşme çabalarını engelleyen bir tutumdur. Bu tutumla yetişen çocuklar; bağımlı kişilik yapısı geliştirirler. Çocuk kendi başına karar vermede güçlükler yaşar. Çocuğun kendine güveni yoktur. Genelde tek başına bir işe başlama ya da sürdürme becerilerini gösteremezler” şeklinde konuştu.

AŞIRI BASKICI VE OTORİTER ANNE-BABA TUTUMU

Aşırı baskıcı ve otoriter anne-baba tutumu ile ilgili konuşan Altunsoy, “Ailede katı bir disiplin anlayışı ve baskıcı bir tutum vardır. Çocuktan ailenin kuralarına koşulsuz uyulması beklenir. Aile içinde korku hâkimdir ve çocuk korku ile büyür. Bu tutumla yetişen çocuklar; saldırgan ve uyumsuz davranışlar görülür. Arkadaşlarına evde karşılaştığı olumsuz davranışları sergiler. Sürekli eleştirildiği için benlik saygısı geliştiremedikleri görülür” diye konuştu.

SINIRSIZ ÖZGÜRLÜKÇÜ ANNE-BABA TUTUMU

Sınırsız özgürlükçü anne-baba tutumu ile ilgili konuşan Altunsoy, “Bu tutumu gösteren ailelerde çocuğa aşırı düşkünlük ve hoşgörü vardır. Aile çocuk ilişkisinde sınırlar ve kurallar belli değildir. Çocuk evde patrondur ve her istediği, istediği anda yapılır. Bu tutumla yetişen çocuklar; bencil, doyumsuz, kırılgan, her dediğinin anında olmasını isteyen, sabırsız bireyler olabilirler. Doyumsuzluk ve iç boşluk vardır. Kuralsızlığa alışan çocuk, sosyal ortamlarda (okul gibi) kurallarla karşılaştığında uyum sağlamakta zorlanırlar” dedi.

MÜKEMMELİYETÇİ ANNE-BABA TUTUMU

Mükemmeliyetçi anne-baba tutumları ile ilgili konuşan Altunsoy, “Bu tutumu benimseyen anne babalar çocuklarını akademik, sosyal, sanatsal, sportif her alanda kusursuz olmasını beklerler. Aile beklentilerini karşılaması için çocuk yoğun bir eğitim sürecine tabi tutar. Çocuktan beklentiler yaşının ve kapasitesinin üzerindedir. Bu tutumla yetişen çocuklar; kendi doğal içgüdüleri ve kurallar arsına sıkışıp kalmıştır. Sürekli bir iç çatışma içindedir. Fikirleri genellikle çok katıdır. Her işte üstün olmak ister ve bunu başaramadığı noktada hayal kırıklığına uğrar. Çalışmayı tamamen bırakabilir ve aşağılık duygusu gelişir” şeklinde konuştu.

TUTARSIZ ANNE-BABA TUTUMU

Tutarsız anne-baba tutumları ile ilgili konuşan Altunsoy, “Anne babanın tutumu belirli değildir. Yukarıda belirtilen tutumların hepsini de zaman zaman uygular. Anne ve babanın tutumları arasında da farklılıklar vardır. Bu tutumla yetişen çocuklar; ne zaman ve nerede ne yapacağını bilemez. Çocuk anne veya babanın tepkisini tahmin edemez ve bu nedenle kendini güvende hissetmez. Çocuk çevresindeki insanlara güvenmeyen, her şeyden şüphelenen, kararsız bir kişilik yapısı geliştirebilirler” şeklinde konuştu.

ANNE VE BABANIN TUTUMLARI ARASINDA TUTARSIZLIK

Anne ve babanın tutumları arasında tutarsızlığın çocuğu kötü etkilediğini aktaran Altunsoy, “Bu tutumda, bir çocuğa annenin ayrı, babanın ayrı bir tutum izlemesi söz konusudur. Çocuğa konulan sınırların sürdürebilmesi için anne-babanın davranışlarında tutarlı olması gerekir” diye konuştu.

AİLE İÇİ KUTUPLAŞMALAR:

Altunsoy, “Aile içinde bazen klikleşmeler, aile içindeki bir grubun başka gruba ya da kişiye karşı çıkması, gizli anlaşmalar oldukça sık görülür. Bazen anne-baba çocuklara karşı, çocuklar anne babaya karşı, bazen de bir çocukla baba, bir başka çocukla anneye karşı kutuplaşabilir. Çocuk aile içinde herkesin yüklendiği bir birey halinde olabilir” ifadelerini kullandı.

OLUMLU ANNE-BABA TUTUMU

Olumlu anne-baba tutumu ile ilgili konuşan Altunsoy, “Anne ve baba çocuğa koşulsuz kabul gösterir. Anne baba çocuğa sevgi ile yaklaşır ve çocukla ilgilenir. Aile çocuğa rehberlik yapar. Ancak karar çocuğa aittir. Anne baba çocuk için iyi bir modeldir. Bu tutumla yetişen çocuklar; sosyalleşmiş, işbirliğine hazır, arkadaş canlısı, duygusal ve sosyal açıdan dengeli bir bireydir. Çocuk nerede ne yapması gerektiğini bilir. Saygılı, sorumluluklarını bilen ve çevresi ile olumlu ilişkiler kurabilen bireylerdir” dedi. Korunması gereken beş temel özgürlük olduğunu belirten Altunsoy bunları; ‘Şimdi ve burada olanı duyma ve görme (algılama) özgürlüğü’, ‘Kendi düşündüğünü olduğu gibi ifade edebilme özgürlüğü’, ‘Kendi duygularını olduğu gibi ifade edebilme özgürlüğü’, ‘Kendi arzularına göre bir şeyi isteme ya da reddetme özgürlüğü’, ‘Olmak istediği yönde gelişerek kendi özünü gerçekleştirme özgürlüğü’ olarak sıraladı.

ÇOCUK EĞİTİMİ İLE İLGİLİ YAYGIN AMA YANLIŞ İNANÇLAR

Çocuk eğitimi ile ilgili yaygın ama yanlış inançlar hakkında bilgi veren Altunsoy, “Ben de çocuktum, geçer. İyi anne-baba çocuğunu asla cezalandırmamalı. Çocuğumun her şeyi olmalı, hiçbir şeye ihtiyacı olmamalı. Çocuklar kendi hallerinde yetişmeli, müdahale etmeye gerek yok. Çocuğuma zaman ayıramıyorsam da bütün maddi ihtiyaçlarını karşılıyorum gibi konuşmalar çocuk eğitimi ile ilgili yaygın kullanılan fakat son derece yanlış olan inançlardır” şeklinde konuştu.

ANNE-BABALARA TAVSİYELER

Anne ve babalara tavsiyelerde bulunan Altunsoy, “Onunla birlikte vakit geçirin,  kendini ifade etmesini sağlayın, onun okul başarılarını uygun bir şekilde ödüllendirin, ona her zaman cesaret verin ve konuşun, huzurlu ve sevgi dolu bir aile ortamı hazırlayın. Onun kapasitesinden daha fazla beklentilere girmeyin, yeteneğine uygun sosyal etkinliğe katılmasını sağlayın. Disiplin konusunda tutarlı ve kararlı bir tutum sergileyin. Kuralların gerekçelerini belirtin, uyulması konusunda ebeveynler olarak aynı tutumu sergileyin. Çocuğunuzun fiziksel ve ruhsal sağlık problemleri olup olmadığını kontrol edin. Çocuğunuza uygun, dikkatini dağıtmayacak bir ders çalışma ortamı hazırlayın” diye konuştu.

DİSİPLİNİN İKİ TEMEL AMACI VARDIR

Disiplin konusuna değinen Altunsoy, “Disiplin, bir eğitim aracı olarak düşünüldüğünde korkutma, utandırma, gururunu kırma gibi kavramlarla iç içe olmamalıdır. Disiplinin iki temel amacı vardır; birincisi, çocuğa anlaşılır, kesin ve sınırları olan, güvenli bir ortam sunmaktır. Bu ortam çocuğun sağlıklı gelişimi için gereklidir. Disiplinin ikinci amacı ise, çocuğun kendi kendini yönetme yeteneği yani özdenetim kazanmasıdır. Çocuk denetim altında değilken de öğrendiklerini uygulayabilmeli, kurallara uymayı sürdürebilmelidir. Anne baba davranışlarıyla, çocuğa örnek olduğunu unutmamalıdır. Anne babanın sözbirliği ve işbirliği yapması disiplin için gereklidir. Tutarlılık disiplin için en önemli ilkelerden biridir” dedi.



  • BIST 100

    10272,75%-0,04
  • DOLAR

    32,28% -0,17
  • EURO

    34,79% -0,04
  • GRAM ALTIN

    2407,80% 0,62
  • Ç. ALTIN

    3900,49% 0,32